Kriz yaşanırsa halk ciddi bir yara alacak.

Borçla finansmana bağımlılık dünya da türkiye’de de değişmedi. En büyük sıkıntı ise, hanehalkı borçluluğunun çok yüksek düzeye erişmesidir. Finansal kaldıracın ve türev işlemlerin kriz sonrası dönemin de çok üzerine çıkması ileride sorun çıktığında yapılacak devlet müdahalesini de işlevsiz kılacaktır. Türkiye’de de insanlar aşırı borçlandılar, çünkü ucuz krediye erişim mümkündü. Hanehalkı borçluluğunun milli gelir içindeki payı ile harcanabilir gelirin banka borçlarının faize ve anapara ödemelerine ayrılan payı ciddi boyutta arttı, tahsili gecikmiş kredi borçları arttı. İnsanlar günlük yaşamlarındaki temel ihtiyaçlarını kredi kartı ile alır hale geldiler. Türkiye’de 58 milyon kredi kartı kullanıcısı var. Bu sayı son altı ayda 800 bin arttı. Düşük olan tasarruf oranı daha da düştü.
Şirketlerin de borçları çok hızlı şekilde arttı. Eğer bir kriz yaşanırsa, diğer krizlerden en büyük farkı hanehalkı borçluluğu nedeniyle olacak. Eskiden bankalar batar ya da kurtarılırdı, şirketler batardı. Altı ay ile bir yıl sonra kaldığımız yerden devam ederdik. Bugün ise halk ciddi şekilde hasar görecek, yara alacak.”
Çin, ekonomisini dönüştürmekte zorlanıyor
“2008 2009 krizinin aşılmasındaki en önemli unsurlardan bir tanesi, çin ekonomisinin iyi gitmesiydi. Çin bugün de çok önemli. Ancak çin ekonomisini inovasyon bilgi ve teknoloji temelinde dönüştürmede sıkıntılar yaşıyor. Çin çok uluslarının yurt dışındaki yatırım stratejisi temlede kendi iç pazarında rekabetçi avantaj elde etmeye odaklı. Mevcut teknolojiyi kendi pazarına adapte etmeye çalışıyor. Bu mevcut olanı daha büyük bir müşteri kitlesine yeniden kurgulama. Yeni bir ürünü ortaya çıkartma değil.
Devletin yoğun müdahalesi, yatırımları ve mali destekleri var. Bu nedenle atıl kapasite oluştu. Bunun dönemde emlak piyasasında ve borsadaki ciddi boyutlara ulaştı. İnsanlar refah etkisine kapıldılar. Yakın dönemde emlak piyasasında ve borsadaki fiyat balonu sönmeye başladı. Çin borsasının %80’inin bireysel yatırımcılardan oluştuğunu düşünürsek, refah kaybı etkisinin ve kaybolan güvenin iç talebi daha da daraltacağını öngörmek zor değil. Çin ekonomisinin boyutundan dolayı emtia fiyatlarında ciddi çöküşler gördük. Güney afrika, brezilya, avustralya gibi emtia üreten ülkeler, çin yatırım ve ticaretine bağımlı afrika ülkeleri bundan çok olumsuz etkilenecek. Çin tüketicilerinin talepleri de ciddi daralıyor. Çin’in küresel değer zincirinde hem ülkenin mukayeseli avantajları hem de uluslarının rekabetçi avantajları bağlamında inovasyon , teknoloji ve katma değeri yüksek bir seviyeye çıkmadığını ve tıkandığını görüyoruz.”
Caner bakır kimdir.
Globalleşme, Barış ve demokratik yönetişim merkezi GLODEM’in eş başkanı olan caner bakır, Koç üniversitesi uluslararası ilişkiler bölümü’nde doçent. 2010 yılında “siyaset bilimi alanında kurumsal değişim ve siyasal girişimcilik konularındaki uluslararası düzeyde üstün nitelikli çalışmaları” nedeniyle TUBİTAK sosyal bilimler teşvik ödülü’nü aldı. Kitapları, Merkezindeki banka bilgi üniversitesi 2007 bank behavior and resilince the eff ect of strtuctes instututions and agents ülke deneyimleri ışığında küresel kriz ve yeni ekonomik düzen derleme iletişim yayınları 2013 emerging market multimantolants in europe derleme olarak sıralanıyor.