Bankalar “proaktif” olacak.

Bankacılık sektöründe yeni bir süreç başlayacak. BDDK’nın 2012’de uygulamaya giren BASEL ile ilgili ileri yöntemler taslağı, bu haliyle yürürlüğe girerse bankalar, sadece geri ödemeleri değil kredilerin iş için kullanılıp kullanılmadığını da takip edecek, kaynakların verimli kullanımı sağlanacak. Bankalar arası ortak bir kredi risk havuzu oluşturulacak. Kredi notu yüksek şirketler daha ucuza kredi kullanabilecek. Bankaların dışarıdan ve içeriden daha kolay kaynak bulmaları sağlanacak. Sermaye girişi hızlanacak, faiz oranları düşecek. Yabancı kaynaklı sıcak para akışının tersine dönmesi halinde bankaların daha az zarar görmesi sağlanacak. Sistemin kırılganlığı önlenecek. Bankaların sermaye yapılarını ve kredi kullandırma koşullarını düzenleyen BASEL ileri yöntemler düzenleme kurumu’nun BDDK yayınladığı ileri yöntemlere yönelik taslağa göre bankalar, verdikleri kredileri ödeme tamamlanana kadar takip etmek zorunda kalacak. Düzenleme sayesinde KOBİ’lerin kullandıkları kredileri, özel harcamalar yerine işe yatırması sağlanırken, bankalar arası ortak bir kredi risk havuzu oluşturulacak. Bu sayede notu yüksek olan kişiler daha ucuza kredi kullanabilecek. Ayrıca bankaların karşılık oranları yükseltilecek ve sermaye akımlarından daha az etkilenmeleri sağlanacak. Bankalara risk danışmanlığı hizmeti veren experian balkanlar türkiye ve ortadoğu genel müdürü cenker özhelvacı, BDDK’nın piyasadan görüşler toplayarak yayınladığı yönetmelik taslağının fazla değişmeden yürürlüğe gireceğini, bu nedenle bankaların hazırlığa başladıklarını söyledi. Uyumluluk için bankalara süre verileceğini kaydeden özhelvacı, “yabancı ortaklıklar le büyük bankalar bu konuda çok istekli.
Yönetmelik yabancılara yön göstereceğinden bankalar yatırımlarını hızlandırabilecekler.” diye konuştu. BASEL uyumluluğu kapsamında bir çok ülkede yerel otoritelerle birlikte çalıştıklarını belirten özhelvacı,
Türkiye’de BDDK ile fikir alışverişinde bulunuyoruz. Bir çok ülkede bankalara danışmanlık hizmeti veriyoruz. Türkiye’nin yanı sıra, etrafımızdaki ülkelerle de çalışıyoruz. Türkiye’de BASEL uyumluluğu için bankalarla da görüşmeye başladık” dedi.
BDDK, 1 temmuz 2012’den itibaren kredi riskinin ölçümünde standart yöntemin uygulanmaya başlamasıyla türkiye BASEL tam olarak uygular hale gelmişti. Ancak mevcut uygulamaların dışında kalan ileri yöntemlerle yapılacak uygulamalara yönelik olarak bankaların durumları ve hazırlıkları için değerlendirmeler alınıyordu. BDDK, ileri yöntemlere ilişkin olarak hazırladığı yönetmelik taslaklarını yayınlayarak yeni bir sürecin geçişini başlatmış oldu.
Aynı sermaye ile daha fazla kredi BASEL bankalara sermaye yeterliliği açısından önemli bir imkan sağlayacağını belirten özhelvacı, “türk bankaları sermayelerini daha efektif kullanabilecekler. Ayırdıkları karşılıklar, çeşitli sektörlere sundukları ürünler bakımından basel sayesinde çok daha verimli çalışabilecek, atıl duran sermayelerini azaltıp başka amaçlarla kullanabilecekler. Dolayısıyla aynı sermaye ile daha fazla kredi verebilecekler”
diye konuştu.
Türk bankalarının risk yönetiminde kontrollü gittiğini belirten cenker özhelvacı bankaların zaman zaman takipteki kredilerini isteyerek artırdıklarını da sözlerine ekledi.