Altın ve bitcoin ABD borç endişeleriyle yükseldi.

Amerika birleşik devleti’nin artan hükümet borcuna ilişkin endişeler arttıkça yatırımcılar giderek daha fazla altın ve bitcoin’e yöneliyor ve mali durum bu piyasaları hazine piyasasından daha fazla etkiliyor gibi görünüyor. ABD bütçe açığı 2023 mali yılında 1,7 trilyon dolara ulaştı ve 2034 yılında kadar 2,6 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Kamuya ait ABD devlet borcunun 2023 mali yılında kaydedilen %97’lik orandan önemli bir artışla 2028 yılında GSYH’nin %106’sına ulaşması beklenmektedir.
Bu borcun faiz ödemeleri artık bütçenin daha büyük bir bölümünü tükettiğinden ve zaman zaman ulusal savunma harcamalarını aştığından, borçtaki gözden kaçmadı. Bu gidişat, enflasyon ve devülasyona karşı geleneksel koruma araçları olan bitcoin ve altının cazibesini artırdı. Altın, geçen hafta ons başına 2,431 dolara ulaşan fiyatıyla özellikle güçlü bir artış gösterdi.
Endişelere rağmen büyük ölçüde federal rezerv faiz oranı politikalarından etkilenen hazine getirileri, uzun vadeli mali riskleri tam olarak yansıtmadı. FED’in büyümeyi teşvik etmek için aralıklı olarak hazine tahvili satın alması da getirileri ve dolar arzını etkiledi.
Altın ve bitcoin talebi 2020’deki COVİD-19 salgını sırasında arz kesintileri ve hükümet harcamalarından kaynaklanan enflasyonun devam etmesiyle daha da arttı. George mason üniversitesi’nde ekonomi profesörü oaln lawrance H. White bu varlıklara olan ilginin kısmen son yıllardaki istikrarsız enflasyondan kaynaklandığına dikkat çekti.
Dahası, bitcoin yeni borsa yatırım fonlarının ETF’ler piyasaya sürülmesinden yararlandı ve tarihsel olarak fiyatını artırma eğiliminde olan bir yarılanma olayına yaklaşıyor. Mart ayında bitcoin 73,803 dolarla rekor seviyeye ulaştı.
Altına olan ilgi merkez bankalarının faiz indirim beklentileri ve rezervlerini çeşitlendirmek ve olası ABD yaptırımlarına karşı korunmak isteyen yabancı merkez bankalarının alımlarından da kaynaklanıyor. Bu faktörlere rağmen, datatrek reseearch’in kurucu ortağı nicholas colas’ın işaret ettiği gibi, bazı hazine piyasası göstergeleri tahvillerin henüz kötüleşen bir mali görünümünü fiyatlamadığını gösteriyor. Örneğin,10 yıllık hazine tahvillerinin getirileri üç aylık tahvillerin altında kalmaya devam ediyor ve 10 yıllık reel getiriler, borcun GYSH’ye oranının önemli ölçüde düşük olduğu 2003-2007 dönemindeki seviyelere benziyor. Colas, hazine yatırımcılarının doları hala rezerv para birimi ve ABD hazine tahvillerini nispeten güvenli yatırımlar olarak görüldüğünü vurguladı.