Ücret ve komisyon’un 1.2 milyar liralık etkisi.

Yapı Kredi üst yöneticisi CEO faik açıkalın, bankaların aldığı ücret ve komisyona yönelik düzenlemenin sektörün yıllık karı üzerinde yaklaşık 1.2 milyar lira etkisi olacağı tahmininde bulundu. Açıkalın, bankacılık sektörü için 2015 yılının hem kredi büyümesi hem karlılık olarak 2014’ten daha iyi bir yıl olmasını beklediklerini söyledi.
Yapı Kredi üst yöneticisi CEO faik açıkalın Yapı Kredi’nin 70. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla AA’ya değerlendirmelerde bulundu.
Açıkalın, son 3 yılda yapılan sektöre yönelik düzenlemelerin karlılıkta ve büyümede bir miktar baskı yarattığını ifade etti.
BDDK ve Merkez Bankası tarafından 2011’de yapılan düzenlemelerin sektörün yıllık karı üzerinde 7,6 milyar lira etkisi olduğunu, bu tutarın sektörün toplam karının yaklaşık yüzde 25’ini temsil ettiğini belirten açıkalın, 2011’de sadece tüketici kredilerine getirilen karşılıklar nedeniyle sektörün sermaye yeterliliğinde 60 baz puanlı olumsuz etki oluştuğunu kaydetti.
Düzenlemelerinin etkisinin 2012’de hafif geçtiğini ve yaklaşık 700 milyon liralık bir negatif gerçekleştirdiğini aktaran açıkalın, 2013’te 4,5 milyar lira seviyesinde negatif etkide bulunduğunu, bunun da toplam karın yüzde 15’ine denk geldiğini bildirdi.
Bu yıl ağustos sonunda yayımlanan ücret ve komisyon yönetmelik taslağına göre bu düzenlemenin sektörün yıllık karı üzerinde yaklaşık 1,2 milyar lira etkisi olacağı tahmininde bulunan açıkalın, bu tutarın sektörün toplam karının yaklaşık yüzde 5’ine tekabül ettiğini dile getirdi.
“Her ay gerek hacim, gerekse ürün karlılığı daralıyor.”
Açıkalın, cari açığın kontorlü, ekonominin dengelenmesi ve finansal istikrarın sağlanması doğrultusunda yapılan düzenlemelerin uzun vadede bankacılık sektörünün sağlıklı büyümesi, özellikle sermayenin korunması adına olumlu olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Düzenlemelerin prensibiyle mutabıkız. Ortada eğer makro selamet varsa rıza göstermek lazım.
Ancak bu adımlar atılırken, özellikle daralan marjlar ve faiz dışı gelirlerin de etkisiyle karlılık ve risk arasındaki dengeye dikkat edilmesi gerekiyor. Sektör faaliyetlerinden elde edilecek karın özkaynak büyümesini destekleyecek seviyede tutulması, büyümenin fonlanabilmesi açısından hayati önem arz ediyor. Bu hem mevcut sermayenin muhafazası, hem de sektöre yeni sermayenin çekilebilmesi açısından son derece önemli.
Bu konuda BDDK ve Merkez Bankası ile bankalar birliği kanalıyla sürekli iletişim halindeyiz.
Önerilerimizden bazıları zorunlu karşılık oranlarının düşürülmesi ve zorunlu karşılıklara faiz verilmesiydi. Ayrıca kredi kartları alanında son yıllarda getirilen değişiklikler neticesinde her ay gerek hacim, gerekse ürün karlılığı daralmaya devam ediyor.”
“2015’in bankacılık sektörü için 2014’ten daha kolay olmasını bekliyoruz.”
faik açıkalın 2015 yılının türk bankacılık sektörü için hem kredi büyümesi hem karlılık olarak 2014’ten daha iyi bir yıl olmasını beklediklerini ifade etti.
Gelecek yılın önemli riskleri olarak fed’in beklenenden daha önce ve yüksek faiz artışı olasılığı, politik tansiyonda yükseliş ve jeopolitik risklerin artmasının sayılabileceğini anlatan açıkalın, “Bizim yurtdışı fonlanabilirliğimizin probleme gireceğini düşünmüyorum. Ama maliyetler bir parça artabilir. Bu da kar marjlarını etkiler” dedi.
Açıkalın, bu riskler gerçekleştiği taktirde portföy girişlerinde azalma, hatta tersine hareket ve TL’de değer kaybının kaçınılmaz olacağına dikkati çekerek, “Bu hem enflasyon hem de büyümeyi negatif etkileyecektir. Bu durum sonucunda aktif kalitesinde beklentilerimizin üzerinde bir bozulma yaşanabilir.” diye konuştu.