Yeni şafak yazarı şahap kavcıoğlu, Merkez Bankası’nın bu haftaki para politika kurulu toplantısıyla ilgili olarak, “Bir önceki PPK toplantısında beklentilerin üzerinde bir faiz artırımına giden kurulun, bu hafta yabancı yatırımcıların beklentisi ışığında hareket etmesi halinde, faizi 100 baz puan daha artırması ihtimal dahilinde” dedi.
Merkez Bankası bu yılın ilk faiz kararını 21 ocak perşembe günü açıklayacak.
Yeni şafak yazarı kavcıoğlu, bugünkü köşe yazısında para politika kurulu PPK toplantısında alınacak faiz kararının önemli olduğuna dikkat çekerek, şu ifadelere yer verdi.
“Bir önceki PPK toplantısında beklentilerin üzerinde bir faiz artırımına giden kurulun, bu hafta yabancı yatırımcıların beklentisi ışığında hareket etmesi halinde, faizi 100 baz puan daha artırması ihtimal yatırımcıların beklentisi ışığında hareket etmesi halinde, faizi 100 baz puan daha artırması ihtimal dahilindedir. Ancak cumhurbaşkanımızın dış ekonomik ilişkiler kurulu deik üyelerine yaptığı konuşmada yine faiz artırımına yönelik eleştirenlere ifade etmesi, TCMB’nin bu haftayı pas geçme olasılığını da artırıyor.
Bilindiği gibi TCMB, başkan değişikliğinden sonra sadeleştirme yönünde ilk olarak 475 baz puanlık faiz artırımına gitmişti. Hemen sonraki PPK toplantısında 200 baz puan artırıma gitmesiyse, bankaların faizleri yükseltmesine yaramaktan başka bir fayda sağlamadı. Netice itibariyle, bankalardaki yerleşik kişilerin toplam döviz hesaplarındaki artış devam ederek büyüklüğü 235.9 milyar dolar oldu. Diğer taraftan 8 ocak haftasında TCMB’nin brüt rezervleri 644 milyon dolar azalışla 92.6 milyar dolara, net rezervleriyse 59 milyon dolar azalışla 13.5 milyar dolara indi.
Bunun yanında yurt dışında yerleşik kişiler 8 ocak haftasında hisse senedi portföyünü 286 milyon dolar, tahvil portföyünü 491 milyon dolar artırdı. Böylece son 9 haftada yurtiçine portföy girişi 5 milyar doları buldu. Yüksek faizi kaçırmak istemeyen yabancılar tarafından türkiye’ye 9 haftadır üst üste portföy girişi oluyor.
TCMB’nin enflasyon oranındaki artışa göre sıkılaştırma politikasına devam edeceği yönünde açıklamalarında bulunması, faiz artırımına devam edileceği anlamına gelmektedir. Bir nevi, enflasyonundaki artış devam ederse faiz artırımının da devam edeceği yönünde piyasalarla garanti verildi. Bunun anlamı faiz sebep enflasyon sonuçtur.” söyleminin tersi olarak “enflasyon sebep faizi sonuçtur ” söylemini baz alarak enflasoynu indirmek için faiz artırımına devam edileceğidir. TCMB faiz sebep mi sonuç mu ikileminden sıyrılarak elindeki tüm araçları doğru kullanmalı tabi burada iş dünyası dahil faiz artırımı konusunda TCMB’ye destek verenler, bankaların kredi faizlerini %20’lerin üzerine çıkarması ile haklı olarak feryat figana başladılar. Diğer yandan kur oynaklığının da devam ettiği, bu artırımdan sonra 7.80’den 7,30’lara kadar düşmesine rağmen 7.50 seviyelerinde devam ettiği görülüyor. Nereye kadar ineceği veya nerede duracağı da hala net değil. İlk olarak ihracatçılar bu durumdan ciddi derecede sıkıntı yaşamaktadır. Hem hammadde alımında enflasyon artışından dolayı maliyetleri arttı hem de yurt dışından gelen ihracat bedellerini maliyetlerin altında bozdurmaları gelir kaybına neden oldu. Ayrıca, finansman ihtiyaçlarını karşılamak için yüksek faizle kredi kullanmak zorunda kalmaları da onlar için yine maliyetleri artıran en önemli faktör oldu. Bu da ihracatın hedeflenen rakamlara ulaşılmasını zorlaştıracaktır.