Kredi politikaları açısından bakarsanız borç transferi kredisi ile ihtiyaç kredisi başvurularında tüketicilerde aranan şartlar arasında da bir fark yok. Yani hakkında kanuni / idari takip başlatılmış veya gecikmede olan tüketiciler ikisinde de kabul görmez. Başvuru sahibi kurumun kredi politikalarına uygun kredi alabilecek bir potansiyel müşteriyse sorun yok, ihtiyaç kredisi başvurusunda da bulunarak talep ettiği kredi tutarını alabilir. Aldığı krediyle ne derecede akıllı tercihler yapacağı ise ona kalmıştır.
Tabi borç transferi kampanyaları tamamen ortadan kalktı diyemeyiz, bu sene borç transferi kampanyalarının kredi kartlarında karşımıza çıkacağını tahmin ediyoruz. HSBC, TEB, ING ve Denizbank gibi kredi kartı portföy ve cirosunda iddialı atılımlar yapmayı hedefleyen bankalardan birinin mutlaka bu şekilde kurgulanmış bir kampanyayla karşımıza çıkacağına inanıyoruz, Zira tüm regülasyona rağmen kredi kartları hala çok karlı bir bankacılık ürünü.
Tüketicilerin mevcut kredi ve kredi kartı borçlarını kapatmak için artık hemen hemen hiç karşılaşılmayan borç transfer kredisi kampanyalarını aramak yerine, vakit geçirmeden ihtiyaç kredilerine başvurmaları daha uygun olacaktır. Borç transferi için uygun olabilecek bir ihtiyaç kredisi yaklaşık 5 sene vade, tercihen arada taksit erteleme gibi özellikler taşımalıdır. Muhtemelen dosya masrafı ve hayat sigortası gibi maliyetler içerecektir ama bu tür kredilerde hayat sigortası artık bir şart oldu. Hiçbir banka hayat sigortası olmadan size 5 sene vadeli ihtiyaç kredisi kullandırmaz. Ancak hayat sigortası yaptırırken sağlık durumunuzu net bir şekilde ve gizlemeden sigorta şirketine bildirmeniz gerekiyor. Bir rahatsızlığınızın söz konusuysa bunu poliçeyi yaptırırken paylaşıyor olmanız gerekir.