TCMB kayıtları kapsamı hakkında yardımcı olacağını düşündüğümüz açıklayıcı bilgiyi sizlerle burada paylaşmıştık. Gerçek ve tüzel TCMB kredi kaydının düzeltilmesi konusunda yapılması gereken detaylara buradaki yazımızdan ulaşılabilir. İlgili yazımızda da sizlerle paylaştığımız gibi TCMB kayıtlarından borçlarını ödemeyenler 5 yıl, ödeyen kişiler ise 3 yıl sonra çıkabiliyor.
Yasal takip süreci hakkında bilinmesi gerekenler
Kanuni takip statüsü gecikme statüsünün en son basamağıdır. Alacaklı kurum yasal yollara başvurarak icra haciz vb. borç tahsiline yönelir. Bu aşamaya geçildiğinde temerrüt faizinin yanısıra yasal süreçleri takip eden avukatın veya avukatların vekalet ücretleri, mahkeme masrafları gibi ek masraflar ile karşılaşılır. Sırf yukarıdaki masraflar için bile yasal takibe düşmemek için çaba gösterilmesi gerekir. Kanuni takipe uğrayan gerçek ve tüzel kişi yukarıdaki bahsi geçen maliyetlere katlanarak borç ödese, bile kişinin kredibilitesi ciddi bir zarar görür.
Borç ödense bile yasal takip süreci sonrası eski güzel günlere dönüş çok zor. Normal gecikme statüleri sadece KKB veritabanında yer alırken kanuni takip kayıtları hem KKB hem Merkez Bankası veritabanında yer alır. TCMB kayıtlarının aksine KKB kayıtlarının zaman aşımı nedeniyle silinmesi gibi bir uygulama söz konusu değil. Bankalar, kendi müşterilerine ait performans kayıtlarında da bu zaman aşımını uygulamıyorlar. Kanuni takibe uğramış gerçek veya tüzel kişiler kredi pazarında likidite açısından aşırı bir bolluk yaşanmadıkça, geçmişteki kanuni takip kayıtları nedeniyle bankalar ve kredi veren kuruluşlar ile tekrar bir kredi ilişkisi girmekte zorluklar yaşıyorlar. Sicil affı ile bu kayıtların silinmesi yönünde bir yaptırım söz konusu olabilir ancak sistemsel bir açık bularak bu tür geçmişe dönük veriye ulaşmalarının önüne geçmek imkansız gibi birşey. Sonuçta banka red nedeni olarak başvuru sahibinin geçmişe yönelik kanuni takip kaydı değil de kredi politikaları gibi net olmayan bir açıklama yapabilme özgürlüğüne sahip. Bazılarınızın bileceği gibi kredi veren kurumların kredi politikaları ticari sır olarak değerlendirilir ve bunu üçüncü şahıslara açıklama yükümlülükleri de yoktur.