Tebliğ’in detayları incelendiğinde, bu düzenlemenin özellikle daha karlı olduğu gerekçesiyle tüketici ve nakit kredilere ağırlık vererek büyümeyi hedefleyen bankaların kredi maliyetlerini yukarı çekecek bir uygulama olduğunu görüyoruz. Bankaların kredi vermesini önleyici değil, ancak ağırlıklı olarak tüketici kredisi vererek karlılığını artırmaya çalışan bankaların karşılık oranlarını artıran mantıklı bir düzenleme. Bu durum bankaları, oluşacak ek maliyetler nedeniyle kendi portföy dağılımındaki dengeyi korumaları için motive edecektir.
Özellikle ödedikleri faiz konusunda hassasiyeti olan ve tüketici kredisi arayan tüketiciler için yıllık maliyet oranlarının önemi biraz daha artmış oluyor. Televizyonda reklamı çıktı diye kredi başvurusu yapmak yerine, yıllık maliyet oranı ve diğer faiz dışı masraflar bazında alternatifleri dikkatli inceleyip karar vermeleri avantajlarına olacaktır, zira bankalar bu karşılık maliyetlerini müşterilerine yansıtmakta çekinmeyecektir.
Öte yandan yine bir çeşit tüketici kredisi olarak kabul edilen kredili mevduat hesabı KMH uygulamalarında hala tüketiciyi korumaya yönelik bir düzenleme getirilmemesi, tüm bu sınırlamalara rağmen KMH kullanımını hala karlı bir iş dalı olarak görmelerine imkan veriyor.