El salvador not artırımı için IMF ile anlaşmayı hedefliyor.

El salvador önümüzdeki 18 ay içinde yeni bir uluslararası para fonu IMF programı ya da iki büyük derecelendirme kuruluşundan önemli kredi yükseltmeleri elde edememesi halinde yatırımcılara daha yüksek faiz oranları ödeyebilecek yenilikçi bir maddeye sahip yeni bir tahvil peşinde. Moody’s göre ülkenin bir IMF anlaşması sağlaması, belirlediği iddialı kredi notu hedeflerine ulaşmasından daha olası. Başkan nayib bukele liderliğindeki orta amerika ülkesi yeni tahvilinde dünya çapında türünün ilk örneği olan bir maddeyi uygulamaya koyuyor. Bu madde, El salvador’un yeni bir IMF anlaşması yapmaması ya da üç büyük derecelendirme kuruluşu olan moody’s standart poor’s S&P ve Fitch’ten en az ikisi tarafından kredi notunun belirlenen süre içinde önemli ölçüde yükseltilmemesi halinde yatırımcıların daha yüksek getiri elde etmesini öngörüyor.
Moody’s’in el salvador analisti bir röportajında mevcut caa3 notundan dört kademe yükseltme gerektirecek olan B2 hedef kredi notuna ulaşmanın oldukça iddialı olduğunu iddia etti. S&P’nin B notu hedefin sadece bir kademe altındayken fitch’in CCC+ notunun iki kademe uzakta olması hedefi zorlaştırıyor. Analist ayrıca IMF programı ya da derecelendirme hedeflerine ulaşılmaması halinde faiz oranını %0,25’ten %4’e çıkaran tahvilin alışılmadık yapısı hakkında da yorumda bulundu. Bu özelliği yatırımcılar için bir bonustan ziyade ülke için bir ceza olarak nitelendirdi. Zorluklara rağmen, el salvador’un bitcoin’i resmi para birimi olarak kabul etme kararı IMF tarafından eleştrilse de bir IMF programını güvence altına alma alternatif hedefi daha uygulanabilir görünüyor. Bir IMF anlaşmasının güvence altına alınması için öngörülen 18 aylık zaman dilimi, ABD seçimleri gibi siyasi gelişmelerin IMF’nin tutumunu etkileme potansiyeline sahip olması nedeniyle cömert bir süre olarak değerlendiriliyor.
Yeni tahvilin ülke borcunun maliyetini doğrudan kuruluşlar tarafından verilen notlara bağlayan step’up özelliği bir ilktir. Daha önce görülmemiş bir durum olmakla birlikte derecelendirme kuruluşlarının kararlarının bağımsızlığını etkilemeyeceği belirtiliyor.